Ukrayna ve Zelenski hakkında söyledikleri yenilir yutulur cinsten değil.
Öyle ki Putin, Trump’ın açıklamalarını Kremlin’de ayaklarını uzatmış, patlamış mısırını almış izlerken içinden “Valla bu benim bile aklıma gelmezdi” diyordur.
Peki Trump gerçekten de Zelenski’nin diktatör olduğunu, savaşı Ukrayna’nın başlattığını, ABD’nin verdiği tüm yardımın yanlış olduğunu mu düşünüyor?
Savaşın ilk günlerine götürmek istiyorum sizi.
Tarih 21 Mart 2022. Topyekûn işgalin başlamasının üzerinden yaklaşık bir ay geçmiş. Trump, Fox News’e bağlanıyor. Başlıyor sallamaya. Ama bugünkü gibi Zelenski ve Ukrayna’ya değil. Bakın kime...
-“Putin 10 binlerce kişiyi öldürüyor.”
-“Putin’in yaptığı şey insani trajedi, 100 yıl geçse de hatırlanacak.”
-“Ukrayna’nın yardıma ihtiyacı var, füze kabiliyetli SİHA verelim.”
-“Vicdani olarak oturup izleyemeyiz.”
-“Putin nükleer güçse biz daha büyük nükleer gücüz.”
-“Nükleer denizaltılarımızı Rusya kıyılarına gönderebiliriz.”
Hatta aynı ay içinde “F-22 uçaklarımıza Çin bayrağı yapıştırıp Rusya’yı bombalayalım” bile demişti.
“Allah Allah nasıl yani” diyorsanız eğer gazeteyi bırakıp gözlerinizi ovuşturmaya kalkmayın. Yazdıklarımın hepsi Trump’ın ağzından.
Hem de daha geçen gün Zelenski’yi “3 yıldır barış yapsaydın ya” diye fırçalayan Trump’ın ağzından.
Diyebilirsiniz ki... İnsan bu, fikirleri de değişir bakışı da. Doğru. Peki bir insan dün cansiperane ak dediğine bugün şiddetle ve nefretle kara der mi? Trump der. Dün bildiğini bugün inkâr eder mi? Trump eder.
Sebebi Trump’ın...
-Nabza göre şerbet verme huyu.
-Her zaman güçlünün yanında yer alma saplantısı.
-Sert görünme hevesi.
-Tarih, uluslararası ilişkiler pek bilmemesi.
- Yanındakiler tarafından kolayca aklına girilebilmesi.
180 derece dönme olimpiyatlarında altın madalyanın sahibi olan Trump bir ay içinde Amerika’nın 80 yıllık müttefiklerini bozuk para gibi harcadı, devlet devamlılığını yerle bir etti, ezileni ezen ilan etti.
Kıssadan hisse:
Trump’ın inandığı değerleri yok, aidiyeti yok, doğruları yok, derin planları veya parlak stratejileri yok. Bunları bilmek, buna göre vaziyet almak, dersler çıkarmak elzem.
DEVLETİN KÖKÜNE TESTERE
5 Şubat’ta bu köşede okumuştunuz şu satırları...
“Dünyanın en zengin iş adamı ve ne idüğü belirsiz ekibi devletin köküne elektrikli testereyle dalmış, tüm işleyişi kökünden koparmak üzere.”
Haftalar önce bu cümleleri kâğıda dökerken hiç haberim yoktu birkaç gün önce Elon’un sahneye elektrikli testereyle çıkıp şov yapacağından.
Eline tutuşturulan o elektrikli testereyle dibine daldığı şey devlet bürokrasisi mi, devlet israfı mı yoksa devletin ta kendisi mi yakın zamanda ortaya çıkar.
ÜLKE YÖNETİYORUZ ÜLKE
ELON Musk kendini baya kaptırmış, devleti babasının şirketi sanmaya devam ediyor.
Geçenlerde bir icat daha çıkardı.
Tüm devlet memurlarına zorunluluk... Her hafta bir rapor yazılacak. O hafta yapılan 5 şey sıralanacak. Elon’a e-posta atılacak. Yazmayan derhal kovulacak. Güya bu cevaplar yapay zekâya okutulacakmış. Devlette verimlilik sağlanacakmış.
Cumartesi gecenin bir saatinde 2 milyon memura yollanan bu e-postadan sonra devlet bildiğiniz çalkalandı.
FBI, Pentagon, Dışişleri, İç Güvenlik, Enerji Bakanlıkları gibi kurumlar hemen çalışanlara mesaj attı: “Sakın ha bir şey yazmayın.”
Bir gün sonra da Adalet Bakanlığı “cevap vermek zorunlu değil” dedi.
Elon patrona çalışıyormuş gibi görünmek için icat mı uydurdu? Bilemem.
Devletin mahrem sistemlerine çoktan sızmışken bir de tüm çalışma sırlarına mı sahip olmak istedi? Bilemem.
Gerçekten bu fikirle devleti kurtaracağını mı düşündü? Onu hiç bilemem.
Bildiğim şey şu ki Elon bu sefer sağlam duvara tosladı.
Birileri yakın zamanda Elon’un yakasına yapışıp “Ülke yönetiyoruz ülke. Bu oyuncak değil” demezse işler iyice abuklaşacak.
BEKLEDİĞİM İKİ AYRILIK
ÜÇ vakte kadar iki ayrılık bekliyorum.
Biri... Şimdilerde birbirleri için yanıp tutuşan Trump ve Elon.
Diğeri... Yeni bir aşka yelken açan Trump ve Putin.
Sevgiler çıkar üzerine kurulu, egolar yan yana yaşayamayacak kadar büyük, güven bunalımı ihtimali yüksek.
Bekleyip görün.
ŞAKA MI CİDDİ Mİ
TRUMP geçenlerde kendini kral ilan etti, kafasına bir taç taktı, hatta slogan bile buldu. “KRALIM ÇOK YAŞA”.
“İlahi Trump, ne matrak adamsın” diye gülüp geçenler de oldu, gelmekte olanı görenler de.
Trump bir süredir 3’üncü kez başkan olma konusunda latife yapıyor.
“Ülkesini kurtaran yasaları çiğnemez” diye yol yapıyor.
2020’de koltuğu bırakmak istemeyen, seçimleri tanımayan, Anayasayı askıya almayı göze alan Trump sizce şaka mı yapıyor? Yoksa krallığa giden yolların taşlarını mı seçiyor? Şaka mı, ciddi mi ilerde anlarız.