İstanbul'da son bir hafta içerisinde gişelerde iki ölümlü kazanın meydana gelmesinin ardından gözler trafik güvenliğine çevrildi. Uzmanlara göre, gişelerin kaldırılması gerekiyor. Tek önlem ise bu değil. Aşırı sürat, dikkatsizlik, ağır tonajlı araçların en sağ şerit yerine orta ya da sol gişeden giriş yapmaya çalışmaları da kazalara davetiye çıkartıyor. Diğer bir sorun ise muayenelerdeki usulsüzlükler. TIR'lar muayeneden önce darbe emici tamponlarını takıyor, sonrasında ise manevra yeteneklerini hızlandırmak için çıkartıyor. Yeterli hız denetimleri de yapılmayınca kazalar kaçınılmaz olabiliyor. Uzmanlar, gişe kazalarını ve trafik güvenlik durumunu değerlendirdi.
15 YIL GERİDEYİZ
Yol Güvenlik Uzmanı Mert İntepe:
"Buradaki iki kazayı da farklı pencerelerden değerlendirmek gerekiyor. TIR'ın tamponu vardı ya da yoktu yine bu kazalar olabilirdi çünkü aşırı sürat var, ikincisi de TIR kendi şeridinde değil. Diğer konuşulan durum ise yol hipnozu. Bu durumda da 60 yaş üstü öğretmen grubu 10 dakika önce araca binmiş yani bu hipnoz durumu saatler boyunca araç kullanımında ortaya çıkar. Sürücüler yola yorgun ve uykusuz çıkmamalılar. Ayrıca, TIR'ların tamponlarını sökme meselesine baktığımızda da ne yazık ki muayene sistemimiz Avrupa Birliği standartlarının 15 yıl gerisinde."
KİMSE ŞERİDİNDE GİTMİYOR
Türkiye Trafik Kazalarını Önleme Derneği Genel Başkan Yardımcısı Alpay Lök:
"TIR'ların tampon koruma sistemlerinin de bir sınırı var. Arabanın alta girmesini engellemek ve çarpan aracın kinetik enerjisini sönümlemek için esnek malzemeler kullanılıyor. Gişelere yaklaşırken otomobillerin hızlarının 30 km olması lazım ancak buna uyan yok, hız denetimleri de yok. Bazen 80-90 km hızla açık bariyerlerden geçmeye çalışıyorlar. 2022'de otoyollarda hız sınırı 120'den 140'a çıkartıldı. Bu da trafiğin de hızının psikolojik olarak artmasına neden oldu. Kimse kendi şeridinde gitmiyor, diğer sürücüleri selektörle taciz ediyor."
18 MİLYAR TL KAYIP
Yol ve Trafik Güvenliği Danışmanı Özgür Şener:
"Türkiye'de her gün ortalama 3 bin 600 trafik kazası meydana geliyor. Örneğin, 2023 yılında trafik kazalarında hayatını kaybedenlerin sayısı 6 bin 548. Bu rakam ne yazık ki, Türkiye'deki birçok ilçenin nüfusuna denk geliyor. Yani her yıl, adeta bir ilçeyi trafik kazalarında kaybediyoruz. Yaralanan insan sayısı ise Bilecik, Burdur, Kırıkkale, Bartın, Sinop ve Rize gibi birçok ilimizin nüfusundan daha fazla. Başka bir deyişle, her yıl bir ilimizin nüfusu trafik kazalarında yaralanıyor."
HIZ KESİCİ ZEMİN
Trafik Güvenliği ve Psikoteknik Merkezleri Dernek Başkanı Cengizhan Kutlu:
"Tonajlı ve dorseli araçlara arkadan çarpmaya karşı 2000 yılından beri tampon uygulaması getirilse de buna pek uyan yok. Türkiye, kıtalar arası kara geçiş güzergahında olduğu için çok fazla TIR ve kamyon yoğunluğumuz bulunuyor. Ülkemizde üretilen dorselerin fabrika çıkışlarında zorunlu olması gerekiyor. Tadilata uğrayan araçların muayeneleri dikkatli şekilde kontrol edilmeli trafik ve jandarma ekipleri denetim listelerine araçların korselerini de eklemeliler. Kazaların gişelerde olması da gişe öncesi hız ve yavaşlama tabelalarının daha etkili hatta 200 metre kala yerleşimi daha doğru olacaktır, hız kesici zemin uygulaması da acilen hayata geçirilmeli."
KORKUTAN RAKAMLAR
Öte yandan 2024 yılında toplam 623 bin 148 trafik kazası yaşanırken, ortaya çıkan tablo ise şöyle:
Ölümlü Kaza: 2 bin 289
Yaralanmalı Kaza: 264 bin 491
Maddi Hasarlı Kaza: 356 bin 368
Toplam Can Kaybı: 2 bin 713 (kaza yerinde)
Toplam Yaralı Sayısı: 388 bin 644
Kaynak: Web Özel