Günde yalnızca üç saat açık olan deneysel bir sosyal ağ, medyanın gündemine yeterince girmeyi başaramamış olsa da, bazı kullanıcıların merakını uyandırmayı başardı.
Seven39, kullanıcılarına "aynı anda" online olmayı ve bu zaman penceresinde sosyalleşmeyi vadediyor. Siteye girenler, günün büyük kısmında "kapalıyız" mesajıyla karşılaşıyor ve açılış saatini görebiliyor.
Bu aslında diğer sosyal medya servislerinin hedefinin tam tersi. Alıştığımız sosyal medya servisleri, kullanıcıları kendine "bağımlı" yapmak, ve 7/24 online olmalarını sağlamak üzerine çalışıyor. Bu sayede sosyal medya servisi kullanıcı için vazgeçilmez bir araca dönüşüyor, ardından da bu servisi geliştiren şirket, reklamlar ve yönlendirmelerle kullanıcının tüm hayatını sömürerek bir servet kazanıyor. Hatta sosyal medya bağımlılığını sömürmek isteyen bazı grupların, ülkelerdeki seçimleri manipüle etmek için seçmenleri sosyal medyadan "kandırıp yönlendirmek" mümkün olabilir mi diye araştırmak için milyonlarca dolarlık araştırmalar yapıyorlar.
Seven39 ise bu noktada kullanıcılarını, çöp içerikten arındırarak iletişim kurup bilgi almak üzere yönlendiriyor. 3 saatlik kullanım süresi de, insanların bu sınırlı sürede, tüketecekleri içerik konusunda seçici olmasını da sağlıyor.
Servisin tasarımı ise, sanki 2000'lerin başında popüler olan ICQ benzeri platformları andırıyor. Bu da sade ve konuya odaklı içeriklerin tüketilmesini kolaylaştırıyor.
Nostaljik sosyal medya kullanıcıları için
Platformda, "beğenilenler" ve "takip edilenler" gibi sekmeler var, böylece takip ettiğiniz insanların paylaşımlarını görebiliyorsunuz, dilerseniz bu tartışmalara katılıp yorum yazabiliyorsunuz.
Aslında bu görüntüsüyle Seven39, Reddit'in veya 4chan'ın metin bazlı ilk dönemlerine de benzetilebilir. Bugün ise ancak, geçmişteki sosyal medya deneyimini özleyenlere biraz nostalji yaşatmaktan öteye gidemeyecek gibi görünüyor zira TikTok çağında insanlar çılgınca dans edip video paylaşmak için yaşarken, Seven39'un küçük bir kitlenin sınırlı oyun alanı olarak kalması kaçınılmaz görünüyor.
